Erdoğan Rejimi İnsani Yardımların Geçişini Engelliyor

MOSKOVA – Rusya Dışişleri Bakanlığı resmi sözcüsü Maria Zakharova Suriye Arap Cumhuriyeti hükümetinin Cenevre’de Suriyeliler arsında yapılacak görüşmelere katılacağını belirttiğine dikkat çekerken, ‘muhalefetin’ öne sürdüğü önkoşulların görüşmeleri sabote etme hedefi taşıdığının altını çizdi.

Zakharova bugün Moskova’da düzenlediği basın toplantısında; Suriye hükümetinin sözlü ve pratik olarak görüşmelere katılacağını belirttiğini, bu konuda herhangi bir provokasyonun olmamasını umut ettiğini ifade etti.

Moskova’nın son zamanlarda Suriye’deki insani durumların propagandası yönünde yoğunlaşan hamlelere dikkat ettiğini ifade eden Zakharova; ‘Riyad muhalefetinin’ de her zamanki gibi Cenevre görüşmeleri konusunda önkoşul öne sürme taktiklerini sürdürdüğüne vurgu yaptı. Zakharova bu muhalefetin orta çözümü reddetme ve kendisi haricindeki herkesi görüşmelerden uzak tutma tutumunun görüşmeleri sabote etme amacını net bir şekilde ortaya koyduğunu belirtti.

Zakharova BM ve ortaklarından insani yardımların Suriye’ye geçişine izin verilmesini öngören uluslar arası kararlara rağmen Erdoğan rejiminin söz konusu insani yardımların Suriye sınırında sınır kapılarından geçişini engellemeye devam ettiğini belirtti. Suriye ile sınır kapılarının uluslar arası gözlemciler tarafından gözetlenmeleri gereğini ifade eden Zakharova; Türkiye rejiminin yasak maddeler ve teröristlerin bu kapılardan geçişi konusunda kendisine yapılan suçlamaları gerçekten çürütmek istemesi halinde sınır kapılarını uluslar arası gözlemcilere açması gerektiğinin altını çizdi.

NATO genel sekreterinin Suriye’deki krize çözümü engellemesi iddialarıyla Rusya’ya bulunduğu ithamlar konusunda ise Zakharova; bu açıklamaların NATO’nun Suriye konusundaki tutumlarını örtbas etme ve Rusya’yı çözüm amaçlı çabalarından caydırma hedefi taşıyan propaganda niteliği taşıdığını ifade etti.

Zakharova Suriyeli mültecilerin toplu halde Türkiye’ye iade edilmeleri konusunda Türkiye rejimi ile AB arasında yapılan anlaşma konusunda ise; Rusya’nın bu konuda endişe duyduğunu, Türkiye rejiminin de meselede üstüne düşen sorumluluğu üstlenmesi gerektiğini söyledi.