MOSKOVA – Rusya Dışişleri Bakanlığı uluslararası topluluğa, Suriye ve Irakta yaşanmakta olan tehlikeli olaylarla ilgili çifte standartlı politikalardan ve terörü tırmandıran adımlarından vazgeçerek nesnel politikalar izleme çağrısında bulundu.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Resmi Sözcüsü Alexander Lukashevich Suriye ve Irak’ta silahlı terör grupları tarafından işlenen katilamlara işaret ederek “Irak ve Şam’da İslam Devleti” isimli ve el Kaide’ye bağlı terör grubunun bütün dünya için büyük bir tehlike oluşturduğunu beyan etti.
Geçtiğimiz günlerde ABD yönetiminin, Kongres’e, Beyaz Sarayın, “ılımlı gruplar” olarak isimlendirdiği Suriye’deki silahlı muhalefetin eğitim ve donanımı için 500 milyon dolarlık ek bir finans sağlama yönünde çağrı yapmasının garipsenecek bir durum olduğuna dikkat çeken Lukashevich; azımsanması mümkün olmayan bu rakamın tahsis edilmesi halinde terör hilafetine direk destek anlamına geleceğinin altını çizdi.
Bogdanov ve Abdüllehyan Bölgede Yaşanan Olayları Değerlendirdi
Rusya Dışişleri Bakanı Yardımcısı Mikhail Bogdanov, İran Dışişleri Bakanı Arap ve Afrika İşlerinden Sorumlu Yardımcısı Hüseyin Emir Abdüllehyan ile bir araya gelerek Ortadoğu bölgesinde ve özellikle Suriye ve Irak’ta yaşanan gelişmeleri inceledi.
Rusyalı ITAR TASS Haber Ajansı; Bogdanov’un Ortadoğu bölgesinde olayların çok hızlı geliştiğini ve bu nedenle konuyla ilgili tartışma ve görüşmelerin yoğunlaştırılması gerektiğini beyan ettiğini aktardı.
Öte yanden Tahran ve Moskova’nın Suriye ile ilgili politikalarının doğru yönde ilerlediğine işaret eden Abdüllehyan; bölgede kimi devletlerin tekfirci teröristlere destek ve finans sağlamasının kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Gatilov: Kimi Devletler Mantık Dışı Politikalarının Sonuçlarını Görmezden Geliyor
Rusya Dışişleri Bakanı Yardımcısı Genadiy Gatilov; İnsan Hakları Komisyonunda yer alan kimi devletlerin, mantıklı olmayan politikalar izlemesinin Ortadoğu bölgesinde yaşanan olaylara katkısını göz ardı ettiğini dile getirdi.
Gatilov, Rusyalı Novosti Haber Ajansına verdiği demeçte, Irak’ta yaşanan olayların İnsan Hakları Komisyonunun kayıtlarına ve kararlarına yansımamasının garip bir durum olduğuna dikkat çekerek komisyonda yer alan kimi devletlerin, Irak ve Ortadoğu’da yaşanan olayların kendilerinin izledikleri mantık dışı politikaların bir sonucu olduğunun görmezden geldiklerinin altını çizdi.
İnsan Hakları Komisyonunun insan haklarını korumakla yükümlü olduğunu hatırlatan Gatilov; ancak insan haklarını korumak için gerçekleşmesi gereken hareketliliğin, toplumlarda derim ayrımlar yaratmakta olduğunu bu ayrımların da teröre, savaşlara ve felaketlere yol açtığını beyan etti.