LAHEY 06 MART (SANA) – Suriye’nin Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’ndeki daimi temsilcisi Büyükelçi Milad Atiye, ”Suriye, anlaşmaya katılım süreci kapsamında elinden gelen çabayı göstermiş, titizlikle, kararlılıkla, güvenilirlikle ve şeffaflıkla çalışmış ve üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirmiştir. Ancak Amerika Birleşik Devletleri ve müttefikleri, bu örgütü Suriye’ye karşı saldırgan siyasi gündemlerini uygulamak için kullanmaya çalıştı” dedi.
Atiye, Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü Yürütme Konseyi’nin 105. oturumunun açılışında yaptığı açıklamada şunları söyledi: ”Suriye, tarihte benzeri görülmemiş bir şüphecilik kampanyasıyla ve örgütle ve onun teknik sekreterliğiyle işbirliği yapmama ve kimyasal silahları saklama yönündeki asılsız suçlamalarla karşı karşıya kaldı. Ancak organizasyonun teknik sekretaryası ile iş birliği yaparak ekiplerine her türlü kolaylığı sağladı. Bunun en güzel örneği, Suriye’nin 25. ve 26. tur istişarelerde deklarasyon değerlendirme ekibine sağladığı işbirliği ve kolaylıklar olup, bu sayede Suriye ilk deklarasyonunda öne çıkan üç konu çözülmüştür. Bu işbirliği ve iki taraf arasındaki istişarelerden ortaya çıkan sonuçlar, Batılı ülkelerin Suriye ile teknik sekreterlik ekipleri arasında devam eden istişarelerin sonuçlarını tahmin etmek için nasıl çalıştıklarını kesin kanıtlarla kanıtlıyor” ifadelerini kullandı.
Örgütün teknik sekreterliğinin anlaşma kapsamında kendisine verilen görevi yerine getirmesini ve anlaşmanın Sekizinci Maddenin 46. paragrafında belirtilenlere uymasını defalarca talep ederek Suriye’nin tutumunu yenileyenn Atiye 29 Şubat’taki brifing oturumunda ikinci kez yaşananların, Suriye heyetinin kendi bakış açısını açıklamasını engellemesinin, Teknik Sekreterliğin bazı çalışanlarının Batılı ülkelerin Suriye’ye karşı saldırgan kampanyasının bir parçası olduğunu doğruladığını açıkladı.
Attiya, Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’nde yaşananların, 30 yıl önce Irak’ta ve dünyanın başka yerlerinde gerçekleştirilen jeopolitik amaçlı aldatma operasyonlarının bir parçası olduğuna dikkat çekerek, Attiya, Filistin Devleti’nin, Siyonist varlığın Gazze Şeridi’ndeki Filistin halkına karşı kimyasal silah kullandığı olaylarını soruşturma talebinin desteklenmesi gerektiğini vurguladı.
Büyükelçi Atiye, Batılı ülkelerin izlediği yaklaşımın, Suriye’de teröristlere yönelik kimyasal silah bulundurma veya kullanma ihtimaline ilişkin her türlü suçlamayı veya şüpheyi ortadan kaldırmayı ve onların suçlarını örtmeyi amaçladığını vurgularken de, Batılı ülkelerin Suriye’deki terör örgütlerine her türlü kolaylığı, desteği ve korumayı sağladığını ve bugüne kadar da bu rolü oynamaya devam ettiğini belirtti.
Atiye konuşmasında da, Suriye’nin, örgüt ekiplerinin profesyonelliği ve güvenilirliğinin test edilmesinin, onların çalışma yaklaşımlarıyla ilgili kusurları aşmalarına, anlaşma hükümlerine saygı duymalarına, mesleki standartlara bağlı kalmalarına ve yayınlayacakları raporlarda tarafsızlıklarını kanıtlamalarına bağlı olduğunu yineledi
Atiye, gelişmekte olan ülkelere barışçıl amaçlarla bilimsel teknolojinin aktarılması konusunda ABD ve müttefikleri tarafından uygulanan tek taraflı zorlayıcı tedbirlere karşı koymak için Suriye’nin uluslararası işbirliği çağrısını da yineledi.