LONDRA – İngiliz The Guardian gazetesi, İngiliz kuvvetlerinin 2016 ile 2018 yılları arasında Irak ve Suriye’de İngiliz Hava Kuvvetleri tarafından başlatılan dokuz hava saldırısında sivil kayıplara karıştığını ortaya çıkardı.
Bu, Guardian’ın savunma ve güvenlik işleri editörü Dan Sabagh tarafından İngiliz gazetesinde yayınlanan “Analizler, İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri tarafından başlatılan baskınların iki yıl içinde Irak ve Suriye’de 29 sivili öldürdüğünü söylüyor” başlıklı bir analizde geldi.
Gazete, bağımsız bir analizin, İngiliz Hava Kuvvetleri’nin 2016-2018 yılları arasında Suriye ve Irak’ta düzenlediği dokuz hava saldırısında 29 sivilin öldüğü sonucuna vardığını belirterek, en kötü olaylarda, ABD’nin 2017’de Rakka’ya düzenlediği hava saldırısında 12 sivilin öldürüldüğünü, İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetlerine ait bir insansız hava aracının 2016’da Suriye’nin Albukamal kentinde bir baskın düzenlediğini ve bir ailenin en az dört üyesini öldürmesiyle sonuçlandığına dikkat çekti.
Guardian gazetesinin analizin kapsadığı dönemde yürüttüğü daha önceki bir araştırma, İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri’nin IŞİD’e karşı sözde savaşa katkıda bulunma bahanesi altında, Irak’ın Musul kentine düzenlediği ve sivil kayıplarla sonuçlanan altı hava saldırısından da söz etti.
İngiliz Hava Kuvvetlerinin, 2018’de Suriye’de Fırat Vadisi’nde bir arabaya “terörist grubu” olarak tanımladığı grubun bombalanması sırasında yalnızca bir sivilin ölümüne neden olduğunu iddia ettiğini, o zamanda sızdırılan haberlere göre ABD’nin 35.000 bombardımanda 1.437 sivilin “kasıtsız” öldürüldüğünü kabul ettiğine dikkat çekti.
Gazetenin analizi 2018’de sona eren iki yıllık bir döneme odaklansa da, sessiz kalan RAF hava saldırılarına ilişkin soru işaretleri devam ediyor.
Washington ve en başta İngiltere olmak üzere ortakları tarafından Birleşmiş Milletler çerçevesi dışında kurulduğundan bu yana, “Uluslararası Koalisyon” savaş uçakları Deyrezzor, Rakka, Haseke ve kırsal bölgelerindeki köy, şehir ve beldelere saldırdı. Fırat Nehri üzerindeki köprülerin, evlerin, mülklerin, altyapı ve hayati tesislerin yıkılmasının yanı sıra çoğu çocuk ve kadın binlerce sivilin ölümüne yol açtı.