Dışişleri, BMGK Ve BM’i İsrail’in Şam Çevresine Yönelik Saldırılarını Kınama Talebinde Bulundu

ŞAM – Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığı, bugün sabah vakti Şam kenti yakınlarına İsrail’in canice saldırılarına ilişkin Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri ve Güvenlik Konseyi Başkanı’na iki eş mektup gönderdi.

Bakanlık bir nüshasını SANA”nın aldığı iki mesajında: “22 Temmuz 2022 Cuma günü yaklaşık olarak bugün saat 12:32’de İsrail işgal güçleri, Şam kenti yakınlarında bazı noktaları hedef alan işgal altındaki Suriyeli Arap Golan yönünden roketlerle canice bir hava saldırısı düzenledi. Korkakça düzenlenen saldırıda üç askerin şehit düşmesi, yedi askerin yaralanması ve maddi kayıplara yol açtı” dedi.

Bakanlık, “Suriye Arap Cumhuriyeti, İsrail’in tekrarlanan bu saldırıları karşısında uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletler Sözleşmesi tarafından onaylanan uygun yollarla yanıt verme hakkını koruduğunu bir kez daha belirtmektedir. Güvenlik Konseyi’ne ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliğine, şart kapsamındaki sorumluluklarını yerine getirmeleri ve İsrail’in bu yeni saldırısını tereddütsüz veya gecikmeksizin kınamaları ve ilgili Güvenlik Konseyi kararlarına İsrail’in saygı göstermesi çağrısını yineler. İsrail’in 31 Mayıs 1974’te Cenevre’de imzaladığı (kuvvetlerin ayrılması ve ateşkes) birinci paragrafında karada, denizde ve havada ateşkes öngören bir anlaşmasının şartlarını yerine getirme taahhüdüne bağlı kalmasını vurgular” dedi.

Bakanlık, İsrail’in Suriye’ye yönelik mükerrer saldırganlığının ve Güvenlik Konseyi’nin bu saldırganlığın devamını önlemek için gerekli önlemleri almamasının ve kınamamasının, Güvenlik Konseyi’nin sorumluluklarını yerine getirmemesi ve başarısızlığı anlamına geldiğini vurguladı.

Bakanlık, “İsrail saldırılarını, ABD’nin saldırılarından ve uluslararası hukuk ilkelerini ihlallerinden bağımsız olarak, Suriye’nin kuzeydoğusunu işgal ederek, petrol yağmalayarak ve kendileri tarafından kiralanan milislere silah sağlayarak ele almak mümkün değildir. Siyasi bir çözümü geciktirmek, hatta engellemek ve Suriye’de güvenlik ve istikrarın yeniden tesis edilmesini engellemektir” diye ifade etti.

Bakanlık, ABD’nin uygulamalarının ve yasadışı yollardan silah taşıyan silahlı terör örgütlerine ve gruplara sağladığı sınırsız desteğin, ABD’nin bölgede uyguladığı ikiyüzlülüğü ve artık ahlaki ve siyasi olarak kabul edilemez olduğunu gösterdiğine dikkat çekti. Üstelik bu İsrail saldırıları, bölgedeki ve dünyadaki operatörlerinin amaçlarına hizmet etmek için Suriye’de cinayet yayan silahlı terörist örgütlerine doğrudan destek olarak geldiğine dikkat çekti.

Bakanlık, iki mektubunu şu sözlerle sonlandırdı: “Bu uygulamalar, ABD ve müttefiklerinin Suriye’ye yönelik tek taraflı cebri yaptırımların yanı sıra Suriye halkının hayatını tehdit etmekte, bugününe ve geleceğine zarar vermektedir… Güvenlik Konseyi’ndeki Amerikan ve Batı politikaları ve diğerleri, 2642 sayılı Konsey Kararı da dahil olmak üzere, Suriye ile ilgili Güvenlik Konseyi kararlarıyla çelişmektedir ve bu, Güvenlik Konseyi’nin güvenilirliğini ve Uluslararası barış ve güvenliğin korunmasında Şart kapsamındaki rolünü ciddi şekilde tehdit etmektedir” diye belirtti.