MOSKOVA – Rus ordusunun radyolojik, kimyasal ve biyolojik koruma kuvvetlerinin komutanı Igor Kirillov, Rusya Savunma Bakanlığı’nın Ukrayna’da kitle imha silahları kullanılarak provokasyon hazırlıklarının farkında olduğunu teyit etti.
RİA Novosti ajansının aktardığına göre Kirillov bugün basın mensuplarına bulunduğu açıkalamalarda, “Rusya Savunma Bakanlığı, Rus silahlı kuvvetlerini (Suriye senaryosuna) göre kitle imha silahları kullanmakla suçlayarak gerekli delilleri üreterek provokasyonlara hazırlanmak konusunda bilgi sahibidir” dedi.
Bu tür provokasyonların yüksek olasılığının, Kiev yönetiminin cilt ve solunum organları için toksik kimyasallardan ve biyolojik ajanlardan koruma sağlayan kişisel koruyucu ekipman tedarikini gerektirmesi gerçeğiyle kanıtlandığını belirtti.
Kirillov devam ederek, “Pentagon tarafından Harkov Eyaleti 1 Nolu Akıl Hastanesinde Ukrayna vatandaşları üzerinde gerçekleştirilen insanlık dışı deneylerin ayrıntılarını ortaya çıkaran yeni bilgiler elde ettik” dedi. Bu bağlamda Rus askeri yetkilisi, Denemelere tabi tutulanların ana kategorisinin, yüksek düzeyde fiziksel bitkinlik içinde olan 40 ila 60 yaşları arasındaki bir grup erkek hasta olduğuna dikkat çekti.
Kirillov, Rusya Savunma Bakanlığı’nın ABD ve NATO müttefiklerinin Ukrayna topraklarındaki askeri biyolojik programlarla ilgili faaliyetlerini izlemeye devam ettiğini ve alınan bilgilerin ABD’li uzmanların Ukrayna’da biyolojik silah geliştirmeye yönelik araştırma eksikliğine ilişkin açıklamalarına şüphe düşürdüğünü vurguladı.
Kirillov’a göre, “Patent, bu cihazı kullanarak ABD ordusunun personelini riske atmadan düşman kuvvetlerini yok etmenin veya devre dışı bırakmanın mümkün olduğunu belirttiğinden, enfekte böcekleri havada yaymak için Amerika Birleşik Devletleri’nde bir drone patenti aldı.”
Bu kapsamda Kirillov ayrıca, ilaç şirketlerinin “Pfizer” ve “Moderna”nın Ukrayna’da ABD biyolojik askeri faaliyetinde yer aldığını da duyurdu.
Öte yandan Rus General, “ABD Demokrat Partisi’nin liderleri, ABD’nin Ukrayna’daki askeri-biyolojik faaliyetinin teorisyenleridir” derken, (Pfizer), (Moderna) ve (Merck) dahil olmak üzere büyük ilaç şirketlerinin yanı sıra Pentagon ile işbirliği yapan şirket (Gilead) bu plana katıldığını da söyledi.
Son olarak Kirillov, Amerikalı uzmanların uluslararası güvenlik kurallarını atlayarak yeni tıbbi müstahzarları denemeye çalıştıklarını belirterek, “sonuç olarak Batılı şirketlerin araştırma harcamalarını azalttığını ve önemli rekabet avantajları elde ettiğini” sözlerine ekledi.
P.M.