NEW YORK – Suriye’nin Birleşmiş Milletler daimi temsilcisi Büyükelçi Bessam Sabbağ, Suriye’nin insan haklarını korumaya ve tüm kriz bölgelerine gerekli insani yardımı sağlamaya hazır olduğunu, ancak aynı zamanda son yıllarda acısını çektiği, insani meseleleri siyasallaştırmayı da reddettiğini belirtti.
BM Genel Kurulu’nun Ukrayna ile ilgili acil oturumunun yeniden başlaması sırasında dün konuşan Sabbağ, “Suriye tüm üye devletlerin insan haklarını koruma konusundaki çıkarlarını ve herkese gerekli insani yardımın sağlanmasının önemini paylaşıyor” diyerek, Suriye’nin son on yılda acı çektiğini ve çekmeye devam ettiğini ve insani meselelerin her türlü politize edilmesini reddettiğini, insani yardım operasyonlarının tarafsızlık ve ayrımcılık yapmama ilkelerine uygun olarak yürütülmesi konusunda özenli olduğunu belirtti.
Sabbağ, acil durum özel oturumunun yeniden başlatılması ve “Fransız-Meksika” karar tasarısının Genel Kurul’a sunulması çağrısını, bu ülkelerin Ukrayna’daki insani meseleleri ele alma konusundaki ilgisizliklerinin açık kanıtı olduğunu ve tek boyutlu bir resmi yanlış çizerek Rusya Federasyonu’na yönelik siyasi tutumları geçiştirmeye dayalı olduğunu ifade etti.
Sabbağ, BM minberinin bir kez daha insan hakları konularının kutuplaşma ve politizasyon durumu yaratmak ve bunlardan birçok ülkenin siyasi çıkarlarına hizmet etmede yararlanmak için sömürüldüğüne tanık olduğuna dikkat çekerek, Ukrayna’daki insani krizle ilgili konuları Rus karşıtı siyasi duruşlarıyla karıştırdıklarına dikkat çekti.
Sabbağ, Ukrayna içindeki ve dışındaki tüm yerinden edilmiş ve göç etmiş kişilere eşit özen gösterilmesinin önemini ve insan haklarına dikkat eden ülkelerin, Ukrayna’da ikamet eden yabancılar da dahil olmak üzere herhangi bir engel olmaksızın insani yardıma hızlı ve güvenli erişim sağlamanın önemini vurguladı.
Sabbağ, Rusya Federasyonu’nun Ukrayna’daki özel operasyonu sırasında insani yönden ilgilenmek için gösterdiği çabalara ve canlı kalkan olarak kullanılan bir dizi Ukrayna şehrinde mahsur kalan sivillere çeşitli insani yardım biçimlerine dikkat çekerek, sivillerin ayrım gözetmeksizin istedikleri varış noktalarına güvenli geçişini sağlamak için doğuya ve batıya bir dizi insani geçiş koridoru sağladığını belirtti.