VİYANA- Suriye’nin Viyana’daki Birleşmiş Milletler ofisi ve diğer uluslararası kuruluşlar nezdindeki daimi temsilcisi Büyükelçi Dr. Hasan Haddur, Ukrayna’da şu anda olanların Ukrayna’ya kesintisiz ve hesapsız bir şekilde silah ve füze akışının devam etmesiyle Rusya’nın meşru güvenlik haklarının görmezden gelinmesinin bir sonucu olduğunu ve tiğini vurguladı.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Yönetim Kurulu’nun Ukrayna’daki durumun nükleer tesislerin güvenliği ve selameti üzerindeki yansımalarını görüşmek üzere Viyana’da düzenlediği olağanüstü toplantıda, Büyükelçi Haddur yaptığı açıklamada Suriye’nin Rusya’ya yönelik destekleyici tutumunu yineleyerek, ulusal güvenliğini tehdit etmekte ve istikrarını hedef alan, kendini savunma ve halkına yönelik ABD ve bazı batılı ülkelerin girişimlerinin temsil ettiği tehditleri ortadan kaldırma hakkına sahip olduğunu vurguladı.
Haddur, Ukrayna’da şu anda yaşananların, Rusya Federasyonu’nun meşru güvenlik endişelerinin görmezden gelinmesi ve bölgenin güvenliği ve istikrarı için sonuçları hesaplanmadan Ukrayna’ya silah ve füze akışından kaynaklandığını söyleyerek, Rusya Federasyonu’nun tutarlı bir şekilde pratik öneriler sunduğunu ve tansiyonu yükseltmeye yönelik tüm girişimlere karşı en üst düzeyde kısıtlama uyguladığını belirtti.
Haddur, Kore Savaşı ile Vietnam, Afganistan ve Irak’taki savaştan Suriye’ye varuncaya kadar, ayrıca Latin Amerika’daki ve başka yerlerdeki birçok ülkenin halklarını ulusal seçeneklerini baltalamak için kuşatmasıda dahil, ABD ve müttefikleri tarafından Kuzey Atlantik Paktı’nda (NATO) gerçekleştirilen ve milyonlarca masum kurbanla sonuçlanan yasadışı Batı müdahalelerinin ve saldırganlık eylemlerinin tarihsel kanıtlarıyla dolu Birleşmiş Milletler arşivine işaret etti.
Haddur, Rusya’nın sorumlu bir ülke olduğunu ve Ukrayna’daki nükleer tesisler de dahil olmak üzere temel ve hassas tesislerin ve altyapının güvenlik ve emniyetinin öneminin farkında olduğunu vurgulayarak, üye ülkeleri ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nı sonuçları önceden tahmin etmemeye, Çernobil ve diğer tesislerde bir radyoaktif sızıntı veya nükleer felaket olasılığı hakkındaki tepkileri abartmamaya çağırdı.
Haddur, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Genel Müdürü’nün bu tesislerdeki hasarın boyutuyla ilgili değerlendirmesinin, bu tesislerde hasar olmadığını ve radyasyon seviyesinin normal seviyede kaldığını teyit ettiğini dikkate almaya çağırdı.
Haddur, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın kendisine verilen görevleri tam tarafsızlık, bağımsızlık, nesnellik, profesyonellik ve dürüstlükle yerine getirmeye devam etmesini ve egemen ülkeleri hedef alan siyasi gündemleri uygulamaya yönelik dış baskılara kurban gitmemesini umduğunu dile getirdi.
Haddur, Batılı ülkelerin uluslararası hukuk ilkelerini ve Şart hükümlerini ihlal eden yasadışı tek taraflı zorlayıcı önlemler uygulamak için silah kullanmaya başvurmasını kınadı, ve bunun sadece durumu daha da kötüleştirip karmaşıklaştırdığına ve bölgedeki tüm halklara zarar verdiğini ifade etti.
Haddur, bölgesel ve uluslararası sorunları diplomasi ve diyalog yoluyla çözmenin ve dünyanın herhangi bir gerilim noktasında güvenlik ve istikrarı koruma çabalarını desteklemenin önemini vurguladı.