Hukukçular ve Vatandaşlar: Sözde Cesar Kanununun Hedefi Suriye’ye Daha Fazla Baskı Yapmak

SÜVEYDA – Süveyda valiliğinden gelen hukuki ve yasal faaliyetler, Amerikan yönetimini, Suriye’yi hedef alan terörist savaştan yıllar sonra Suriye halkına baskıyı artırmayı amaçlayan “Sezar Yasası” yoluyla Suriye’ye uygulanan zorlayıcı önlemleri uygulama konusunda kınayarak, en temel insan haklarının ve uluslararası hukukun açık bir ihlali oluşturduğunu, bir savaş suçu oluşturduğunu , Suriyelileri ilaç ve tıbbi ekipmanlardan mahrum bırakmaya katkıda bulunduğunu, buna karşı tek sıra halinde durarak savaşacaklarını ve hedeflerini başarısızlığa uğratacaklarını vurguladı.

Süveyda Barolar Birliği Başkanı Gassan Gazaleddin SANA muhabirine yaptığı açıklamada, Amerika Birleşik Devletleri ve bazı Avrupa Birliği ülkeleri tarafından Suriye’ye uygulanan tek taraflı zorlayıcı ekonomik önlemlerin siyasi bir araç olarak kullanıldığını, Suriye’nin iç işlerine müdahale etmeyi amaçladığını ve yasal meşruiyete dayanmadığını ve bu yaptırımların bugün sözde “Sezar Yasası” denilen kanuna varıncaya kadar eski ve yenilenmiş olduğuna işaret etti.

Gazaluddin, “Sezar Yasası” nın yasadışı ve ahlaksız olduğunu, Birleşmiş Milletler Şartı’na dayanmadığını, Suriye’deki insan hakları örgütleri ve Suriye’ye dost ülkeler de dahil olmak üzere tüm tarafları Suriye devletinin işlerine müdahale etmeye, ithalat ve ihracatı önleyerek ve ekonomik meselelere müdahale ederek Suriye vatandaşına temel zarar veren ve baskıyı artırmaya çalışan bu yasayı uygulamamaya çağırdığını belirtti.

Süveyda Barolar Birliği Şube üyesi Ekrem Vakid, Suriye düşmanlarının halkına karşı gerçekleştirdiği her türlü eylemin bir egemen devleti hedeflediği için bir suç olduğunu vurgulayarak, “Sezar Yasası” nın Suriye’ye karşı yasadışı ve insanlık dışı olduğu için kaldırılması gereken bir dizi yaptırım ve abluka için yeni olduğuna dikkat çekti.

Avukat Hüsam Abu Saleh, Suriye ve müttefiklerine baskı yapmak ve siyasi şantaj amacıyla sözde “Sezar Yasası”nın tamamen haksız olduğunu, uluslararası sözleşmelere ve normlara aykırı olduğuna işaret ederek, bu davranışın, yasaları ve abluka halklarını empoze etmek için zorbalığı kullanan Amerikan yönetimi için yeni olmadığını söyledi.

Avukat Rağda el Ğosani, Suriye halkı olarak savaş yıllarını aştığımız gibi, üzerimizdeki baskıyı artırmayı amaçlayan bu ekonomik yaptırımları da aşacaklarını dile getirerek, haksız ve zalim bir şekilde alınan “Sezar Yasası”nın meşru olmadığını vurguladı.

Vatandaş Salman Aric, “Sezar Yasası”nın haksız ve yasadışı olduğunu, sömürge çıkarlarını ve arkasındaki siyasi ve stratejik hedefleri yansıttığına işaret ederek, abluka durumuna karşı koymanın tarıma olan ilgiyi artırarak, ekili alanların genişletilmesi ulusal ve yerel endüstrilere olan güveni arttırarak bu zor aşamadaki dayanıklılık unsurlarının güçlendirilmesini gerektirdiğine dikkat çekti.

Vatandaş Fevzat Abu Saad sözde “Sezar Yasası”nın Suriye halkını ve bölgedeki direnişi baskı altına almayı hedeflediğini, Suriye halkına uygulanan zorlayıcı ekonomik yaptırımlarla yüzleşmek için Suriyeliler ile dost ve müttefik ülkeler arasındaki dayanışma ve işbirliğinin artırılması gereğini dile getirdi.

Check Also

Türk Ekonomi Heyeti, 13 Yıl Sonra Halep Ticaret Odası’nı Ziyaret Etti

HALEP (SANA) – Halep Ticaret Odası, Suriye İçin Türk İşadamları Derneği’nden (BSA) bir Türk ekonomi …