Haber Şeridi

Caferi: Suudi Arabistan ve Katar’ın Tasarısı Komik Bir Paradokstur

NEW YORK – Suriye’nin BM’de Daimi Temsilcisi Beşşar el Caferi; Suudi Arabistan ve Katar iktidarlarının, BM’ye Suriye’deki insan hakları ihlallerini kınama tasarısı sunmalarını ilginç bir paradoks ve komik bir durum olarak nitelendirdi.

BM’de dün Suudi Arabistan ve Katar’ın “Suriye’de İnsan Hakları Durumu” başlıklı tasarısının oylamasında önce bir konuşma yapan Caferi, Suudi Arabistan ve Katar iktidarlarının, Suriye’ye terör gönderilmesö ve siyasi çözüm çabalaranını önünü tıkama çabalarının aleni bir şekilre gün yüzüne çıkaran yüzlerce rapora dikkat çekti.

Suudi Arabistan ve Katar iktidarlarının terör faaliyetlerinin sadece silahlı terör gruplarının finanse etme ve silahlandırmakla sınırlı olmadığına işaret eden Caferi; bu iki iktidarın teröre aynı zamanda medya desteği vermekle birlikte Suudi Arabistan, Katar, Ürdün ve Türkiye topraklarında askeri eğitim kampları açtıklarını beyan etti.

Suudi Arabistan Mezhepsel Düşmanlıklar İçin Bir Kuluçka Ögörevi Görmüştür

ABD’de yayınlanan Washington Post gazetesinde 19 Kasım2014 tarihinde yayınlanan raporda Suudi Arabistan’ın dini kurumlarının, bütün bölgedeki mezhep ayırımı düşüncelerini besleyen bir kuluçka görevi gördüğünün ortaya konduğunu dile getiren Caferi; bu nedenle Suudi Arabistan iktidarının bölgedekki mezhepsel düşmanlıkların ve radikal islamcı örgütlerin güçlenmesinin sorumlusu olduğuna dkkat çekti.
Aralarında “Demokrasiyi Savunma Örgünün” de bulunan Batılı örgütlerin “Katar ve Terörün Finansı” başlığı altınd ayayınladıkları raporlara işaret eden Caferi; bu raporların Katar iktidarı ve kurumlarının terörü desteklediğinin, kara para akladığının ve terörle ilişiği bulunan kişilere iş fırsatı sağladığının belgeli kanıtlarını teşkil ettiğini belirtti.

Katar Karanlık Şebekeler Aracılığıyla Teröre Milyonlarca Dolar Finans Sağlamıştır

Katar iktidarının karanlık şebekeler aracılığıyla, el Kaide, Taliban ve “Suriyeli Muhalefet” gibi radikal terör örgütleri militanlarına milyonlarca dolar finans sağladığını ifade eden Caferi; Katar iktidarının kendi hacmi ve ağırlığını çok aşan bir dış politika inşa ettiğinin altını çizdi.

Suudi Arabistan ve Katar iktidarlarının hazırlamış olduğu tasarının 24. Maddesindeki, sivil, demokratik, kadının tam ve aktif katılımıyla, din, dil, ırk ve cinsiyet ayrımı bulunmayan bir devlet kurulması taleplerine dikkat çeken Caferi; bu taleplerde bulunan uygulamaların Suudi Arabistan ve Katar’da esamesinin bile görülememesinin hatta kadının parlamentoda yer alması şöyle dursun toplumdaki varlığının bile bir utanç kaynağı olarak empoze edildiğine dikkat çekici olduğunu vurguladı.

Tasarıda Kadının Devlete Katılımını Talep Eden Suudi Arabistan Kadını En Temeh Haklarından Bile Mahrum Etmiştir

Suudi Arabistan’da kadınların en doğal haklarından mahrum edilmiş olduklarının dünyaca bilindiğini ifade eden Caferi; Suudi Arabistan iktidarlarının geçmişten bu yana katınlara karşı uyguladığı zulman civar ülkelerdeki mülteci kamplarına sığınan kız çocuklarına bile uygulanmaya başladığını ibraz etti.

Suudi Arabistan İçişleri Bakanlığının, mülteci kamplarında bulunan Suriyeli reşit olmayan yetim kız çocukların satılabilmesini meşrulaştıran bir karar yayınlamasının durumun vehametinin anlaşılmasını sağlamasını umut ettiğine değinen Caferi; Suudi Arabistan iktidarının ülkesinde demokrasi, insan hakları ve seçim gibi çağdaş temeller üstünde kurulmuş bir düzen bulunduğunu lanse etmeye çalıştığını belirtti.

Geçtiğimiz üç yıl boyunca BM’ye sundukları tasarılarda, Suriye’de terör bulunduğunu yadsıyan, görmezden gelen ve inkar eden hükümet ve devletlerin bugün sundukları tasarıların kendi hatalarını görüp düzeltme çabasından çok uzak olduğunu bilakis yanlış politikalarıyla kendilerini sürüledikleri çıkmazlardan bir çıkma çabasından ibaret olduğunun altını çizdi.

Suudi Arabistan ve Katar Suriye Halkının İradesini Satın Alamazlar

Suudi Arabistan ve Katar iktidarlarının BM Terörle Mücadele Merkezi dahim birçok şeyi satın almış olduklarını ifade eden Caferi; bu iki iktidarın Suriye halkının iradesi ve sesini satın alamayacaklarını, er ya da geç bütün suçlarının hesabının sorulacağını vurguladı.

Check Also

Suriye, Irak Ve İran Dışişleri Bakanları Ortak Açıklamada: Suriye’nin Güvenliğine Yönelik Tehdit, Tüm Bölgenin İstikrarı İçin Genel Bir Tehlike Oluşturuyor

BAĞDAT (SANA) – Suriye, Irak ve İran dışişleri bakanları, bugün Irak’ın başkenti Bağdat’ta yaptıkları toplantının …